Yakın Ama Uzak Olan Ermenistan

Yakın Ama Uzak Olan Ermenistan

Yakın Ama Uzak Olan Ermenistan

YAKIN AMA UZAK OLAN ERMENİSTAN

Bir ülke düşünün hemen yanı başınızda, bir millet düşünün senelerce aynı kaptan yemek yemiş, bir tarih düşünün aynı coğrafyayı paylaşmış ama bir asırdan beri ne görmüşmüş, ne de tanıma imkanı bulmuş. Evet bu ülke hepimizin hem çok iyi bildiği hem de hiç bilmediği bir ülke, Ermenistan….

İki ayrı millet, dini farklı, dili fark, yaşanmışıklar ve ülkeler arası siyasi farklılıllar bir yana, o kadar ortak yanımız var ki. Aynı yemekleri yiyoruz, hatta o yemekler için aynı ismi kullanıyoruz. Lahmacun, dolma, haşlama, lavaş ve daha niceleri… Bir restorana gidip Türkiye’de de kullanılan aynı isimle sipariş verebiliyorsunuz. Bu yazımızda size biraz Ermenistan’dan bahsedeceğiz.

İki ülke arasında 325 kilometrelik sınır boyunca iki adet kara sınır kapısı bulunuyor. Bunlardan biri Akyaka Demiryolu Sınır Kapısı, diğeri ise Alican Karayolu Sınır Kapısı. Her iki sınır kapısı da 1993 yılından beri kapalı, havayolu ulaşımı ise bir açıldı bir kapandı. Azerbaycan ve Ermenistan’nın 2. Dağlık Karabağ Savaşı’nın bitmesi ile Türkiye ve Ermenistan havayolu ulaşımını tekrardan açmak için mutabık kaldı ve 2021 yılından beri Türkiye ve Ermenistan arasında her gün bir kez karşılıklı sefer bulunmaktadır.

Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Ermenistan’a gidebilmek için vize alması gerekmektedir. Yalnız bu vize öyle Schengen gibi zor bir vize değil. Sizler adına Igetis Travel olarak biz  pasaportunuzun bir görüntüsünü ve fotoğrafınızı alıyoruz (mail olarak göndermeniz yeterli) vize için başvuru yapıyoruz, hepsi bu kadar. Evrak, banka hesap cüzdanı gibi can sıkan ve zamanımızdan çalan bir süreç söz konusu değil. Yaklaşık 5 iş gününde Ermenistan vizeniz onaylanıyor ve online olarak vizenizi size ulaştıryoruz. Tek yapacağınız şey, sizlere elektronik posta ile göndereceğimiz vizenin çıktısını almanız. Ya da boşverin, biz sizin yerinize alırız. Ne de olsa beraber seyahat edeceğiz :)

Ermenistan’a haftada 3 kez Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Pegasus Hava Yolları ve haftada 4 kez İstanbul Havalimanı’ndan Fly One Hava Yolları olmak üzere her gün karşılıklı sefer bulunmaktadır ve yolculuk 2 saat sürmektedir.

Erivan Zvartnots Havaalanı şehir merkezine sadece 15 dakika uzaklıktadır. Şehire indiğiniz zaman sanki 1990’lara zaman yolduluğuna çıkmış gibi hissediyorsunuz. Ülkenin 4 sınır komşusundan ikisi ile sınırlarının kapalı olması, ekonomik olarak gelişmesini önlemiş. Sovyetler Birliği zamanından kalma heybetli binaları görerek geniş caddelerinden şehir merkezinde yer alan Cumhuriyet Meydanı’na (Republic Square) varıyoruz. Ermenistan Milli Galerisi, Ermenistan Tarih Müzesi, bakanlıklar, hükümet binası hep bu çevrede yer almaktadır.

Ermenistan şehir turu sırasında merkeze 40 kilometre, Türkiye sınırına ise  sadece 5 kilometre uzaklıktaki Khor Virap’a gitmek olmazsa olmazlardan. Buradan Ağrı Dağı’nı tüm heybetiyle görebiliyoruz. Ayrıca aynı ismi taşıyan ve 17. yüzyılda inşa edilmiş ve Ermeniler için önemli bir hac merkezi olan kiliseyi de görme imkanı buluruz.

Tam bir günde Erivan’ı keşfetme imkanı bulduktan sonra şehir kadar eski olmayan modern ve gastronomi açısından oldukça başarılı ve birbirinden güzel restoranlarda yemek yiyerek sonlandırabiliriz. Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi aynı ismi taşıyan yemekleri sipariş etmek sizleri biraz şaşırtacak.

Ermenistan tabii ki Erivan’dan ibaret edğil, üç milyon nüfusu ve 30.000 kilometre karelik yüz ölçümü ile küçük bir ülke olsa da tarihi ve mimari açıdan oldukça zengin bir ülkedir. Bunun en güzel örneklerinden, Erivan’a 20 kilometre uzaklıkta yer alan Eçmiyadzin, şehrin en eski Hristiyanlık mabedlerinden biridir. 1.700 yıl boyunda ayakta kalmış ve defalarca onarılmış mabed alanı içinde ruhani okul, kilise konukevi ve Katolikosluk bulunmaktadır. Burada Ermeniler için oldukça önemli ve kıymetli olan, altında kadim Ermeni harflerinin bulunduğu Eçmiyadzin Hazine Dairesi de bulunmaktadır. İsa’dan önce 685 yılına kadar uzanan tarihi ile UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alan Eçmiyadzin, Ermeniler arasında Hz. İsa’nın dünyaya indiği yer olarak da inanılmaktadır. Her yıl Haziran ayında üzüm festivaline de ev sahipliği yapmaktadır.

Ermenistan’nın bir başka turistik ve popular bölgesi olan Sevan Gölü, sadece Ermenistan’ın değil, Kafkasların da en büyük gölüdür. Ayrıca 1.900 metre yükseklikteki Sevan Gölü, dünyanın en yüksek gölü olarak da bilinir. Sevan gölü’nün havzasında yapılan kazılar sonucu, Bronz Çağı’na kadar uzanan arkeolojik kalıntılar bulunmuştur. Bölge, eski Ermeni krallarının ve soyluların yaptırdığı pek çok kilise bulunmaktadır. Gölün etrafında bir çok kompleks ve kumsal da bulunmaktadır.

Ülkenin bir diğer turistik bölgesi, kuzeyinde yer alan ve Hağpat Manastırı’nın bulunduğu Sanahin’dir. Bir Orta Çağ manastır kompleksi olan yapı, Bagrati kralı Ashot III’un karısı Kraliçe Khosrovanuysh tarafındani 976 yılında inşa edilmiştir. Bir diğer manastır Sanahin’in inşası, yine aynı tarihlere denk gelmektedir. Sanahin, kelimesinin tam anlamı “Ondan daha yaşlı” anlamına gelir ve hemen yakınındaki Hağpat Manastırı’ndan daha eski olduğunun iddasını temsil eder. İki köy ve manastırları pek çok açıdan benzerlik taşır ve Debed nehri içine akan küçük bir nehir tarafından oluşturulan derin bir "çatlak" ile ayrılmış bir plato üzerinde yer almaktadır.

Haydi son bir yer daha söyleyelim. Burası kartpostallara konu olmuş, eşsiz manzarası ile Amaghou Vadisi… Erivan’dan yola çıktığımızda sırasıyla Ermenistan’ın en ünlü iki manastırı olarak bilinen Noravank ve Tatev Manastırları’nı göreceksiniz. Her iki manastır da geniş volkanik bir plato üzerine kurulmuştur.

Tatev Manastırı, 9. Yüzyılda inşa edilmiş olup, Ermeni Apostolik Kilisesi’dir ve Vrotan nehrinin hemen yanında yer almaktadır. Bölgede yer alan bir diğer ünlü manastır, 13. yüzyılda inşa edilen Noravank’dır ve “Yeni Manastır” anlamına gelmektedir. Kompleks halinde inşa edilen yapıda Karapet Kilisesi, Grigor Şapeli ve Astvatsatsin Kilisesi (Meryem Ana) yer almaktadır.

Unutmadan, Ermenistan dünyaca ünlü kaliteli konyakları ile bilinmektedir. Bunlardan en ünlüsü Ararat Konyağı’dır. Fabrikası Erivan’ın merkeze çok yakın bir konumda yer almaktadır. 1902 yılında  yaratılan efsanevi ARARAT markası, konyak üretiminin başyapıtlarından biri haline gelen ilk Ermeni konyağıdır ve bugün bütün dünyaya konyak ihraç eden ünlü bir marka haline gelmiştir. Hatta o kadar ünlenmiştir ki, Ermenistan’I ziyaret eden ülke liderleri Ararat Konyak Fabrikası’nı da ziyaret etmiştir. Ziyaret eden her devlet lideri adına kendi isimlerine ayrılmış konyak fıçıları da bulunmaktadır. Bu fıçılar, ziyaret eden liderler tarafından istenildiği takdirde kendilerine gönderilmek için senelerdir hazır halde bekletilmektedir.

Fabrikanın içerisinde, Ararat Konyak Müzesi de yer almaktadır. Müze ziyaretinde konyağın yapım süreçlerini, geçmişten günümüze videoları görebilir, biribirinden lezzetli yıllandırılmış şarapları özel odalarda tadım yapabilirsiniz.

Tarih, gastronomi ve kültür hepsi bir arada olan yakın ama uzak Ermenistan’ı ziyaret etmenizi kesinlikle öneririz. Bu yazıyı okurken belki kendi kendiniz sormuşsunuzdur “acaba Türk olduğumu anlarlarsa olumsuz birşeyle karşılaşır mıyım” diye. Cevabı koca bir HAYIR. Hatta o kadar hayır ki, bitsin artık bu uzaklık, artık birbirimizi bol bol ziyaret edelim lafını çokça duyduk ve hatta emin olun, Türkiye’den geldiğinizi anladıklarında size daha da çok ihtimam gösteriyorlar.

Bize de bir tek şey kalıyor, o zaman var mısınız Ermenistan’a gitmeye?

Ermenistan turu, Erivan Turu, Ermenistan gezisi, Ermenistan turu, Ermenistan vizesi, ermenistan'a nasıl gidilir, ermenistan uçak, erivan uçak, ermenistan sınırı

Yorumlar
Yorum Yap